12 Ekim 2007 Cuma

BİR ANKET YAZISI DAHA/Garip Bir Tasari Anketi

Bu yazı, 15 Ekim 2007 tarihli IV. Kuvvet Medya Gazetesi tarafından ''Garip Bir Tasarı Anketi'' başlığı altında yayınlanmıştır.

Daha evvel Hürriyet Gazetesi tarafından yayınlanmış bir anketi değerlendirmiş, belirli yönlendirme taktikleri kullanılarak sonuçların nasıl manipüle edilmeye çalışıldığını izaha çalışmıştım. Benzer bir örneği şimdi de Batı medyasından vermek istiyorum.

Malumunuz Ermeni tasarısı Amerikan meclisinde ön kabul aşamasını geçti. Konu gündemde önemli bir yer işgal ettiği için medyanın mevzu ile alakalı anketler yayınlıyor olmaları gayet normal bir gelişme. Normal olmayan; Batı medyası tarafından benzer, taraflı bir yayın politikasının izleniyor olması. Benim görebildiğim kadarı ile konuyu ''tarihçiler tartışsın'', ''belirsizlikler var'' bağlamında ele alan yok gibi. Yazılanlar ve yorumlar Türkiye'nin Amerika açısından önemini vurgulamaktan öteye geçemiyor. Hatta öyleki, bir kısım yazılar sanki Ermeni katliamı olmuşta, sorun Türkiye'ye duyulan ihtiyaç açısından değerlendirilmeli imiş gibi bir imaj veriyorlar.

Geçen gün MSNBC'nin İnternet sayfasında işte böyle bir anket yayınlandı. Anket hem bu anlattığım yaklaşıma katkıda bulunuyor, hem de benim taraflı-yönlendirmeci anket düzenleme noktasındaki eleştirlerime güzel bir örnek teşkil ediyor. Bunların bir kısmı art niyetli olarak bir kısmı da bir acemiliğin ve cehaletin neticesi olarak yapılıyor.

Ankette okurlara yöneltilen soru şöyle:
''Sizce ABD, Birinci Dünya Savaşı sırasında cereyan eden Ermeni ölümlerini resmi olarak soykırım şeklinde tanımalı mı?''

Buraya kadar herşey normal. Sorun sunulan şıklar ile başlıyor. Böyle bir sorunun altına herhalde ''evet-hayır-fikrim yok'' şeklinde seçenekler konmasını beklersiniz. Onlar da öyle yapıyorlar zaten; ancak bir farkla. Anketi düzenleyenler bir adım daha atarak ''yes-evet'' ve ''no-hayır'' seçeneklerinin yanına birer açıklama iliştiriyorlar. Evet şeçeneğinin hemen yanına konulan açıklamayı tercüme ederek devam edeyim:

''Bir çok bilim adamı Türklerin 1.5 milyon Ermeniyi sistematik olarak öldürdüğü konusunda hemfikir. Diğer ülkeler bunu bir soykırım olarak tanıdılar. Amerika da aynısını yapmalı.''


'No' seçeneğinin hemen yanına ise yukarıdaki soruya olumsuz yanıt vermeyi seçebilecekler için şöyle bir açıklama iliştirilmiş:
''Tarihçiler ölümlerin soykırım olup olmadığını hala tartışıyorlar. Ayrıca Türkiye, Amerika'nın hala Ortadoğuda asker bulundurduğu bir dönemde dışlanmaması gereken çok önemli bir müttefik.''

Bu iki açıklama masum gibi görünebilir. Ancak konuya vukufiyeti olmayan Amerikan halkı bu iki şıkkı okuyunca sizce hangisine meyledecektir? Elbetteki birinci ''evet'' seçeneğine. Sizin önünüze hakkında hiç bir malumatınız olmayan tarihi bir konu hakkında benzer iki seçenek konsa nasıl tavır alırdınız? ''Birçok bilim adamının üzerinde hemfikir olduğu sistematik bir öldürme'' ifadesinin hemen ardından, ''diğer ülkelerin de bunu bir soykırım olarak tanıdığı'' şeklinde yanlış ama iddialı (ikna edici) bir açıklama okusanız; ne yapardınız? Bu yanlış bilgi yüklemesinin ardından önünüze sunulan şıkta, ''tarihçiler hala tartışıyor ama bu müttefiki de kızdırmamak lazım'' söylemi gelse; nasıl bir halet-i ruhiye içinde olurdunuz? Sizi bilemem; ancak tanıdığım Amerikan halkı, sırf müttefik diye ''suçu bilim adamlarınca ve diğer ülkelerce kanıtlanmış!'' bir ülkeye sıcak bakmaz. Bu soruya evet yanıtını verir. Zaten anketi en son gördüğümde yüzde 65 ile 'evet' seçeneği önde gidiyordu. Katılımcı sayısı ise 43 bini çoktan aşmıştı.

MSNBC'nin art niyetli hareket ettiğine inanmak istemiyorum. Belliki konunun ''müttefik Türkiye'' bağlamına sıkışıp kalmasının ve cehaletin kurbanı olmuşlar. Böyle düşünmemi kolaylaştıracak önemli bir haber düştü gazetelere. Zaman'dan (12 Ekim 2007) okuduğum kadarı ile, ''MSNBC haber televizyonunun sunucusu Tucker Carlson, tasarının baş destekçilerinden Cumhuriyetçi Parti milletvekili George Radanovich'i canlı yayında azarlamış.'' Açıklamasında ilgili tasarının geçmesinin ABD'nin çıkarlarına büyük zarar vereceğini dile getirmiş ve "Parmağımızı (Türklerin) gözüne sokuyoruz. Bunu da bu ülkede hala kızgınlıktan çıldırmış birçok Ermeni olduğu için yapıyoruz. Neden kızgınlıktan çıldırmış olduklarını anlıyorum. Ancak bu yapılan, grup çıkarlarına dayalı siyaset. Bu Amerika'yı yaralıyor" ifadelerini kullanmış. Bahsettiğim anket aynı kanal tarafından yayınlandı. Bu düşüncelerin savunulabildiği bir kanalın en azından art niyet taşımayacağını düşünüyorum ben. Farkında olmadan bir yönlendirmenin ve manipülasyonun ağına düşmüşler şeklinde düşünmek istiyorum. Dediğim gibi olay, gazetelerin anket soruları yayınlarken ne kadar acemice ve bazen bilgisizce hareket edebildiklerine güzel bir örnek. Umarım hem ülkemiz medyası hem de batılı medyalar bir gün anket konusunun ciddi bir iş olduğunu, bunun bir uzmanlık gerektirdiğini anlayabilirler ve bünyelerinde din uzmanları bulundurdukları! gibi anket uzmanları da bulundururlar. 12 Ekim 2007